Dismenta1
Gölgenin olayı, bilinçli farkındalığın dışına itilmesine rağmen fazlasıyla var olmaya devam etmesidir. Söylediğiniz ne varsa, kendiniz hakkındaki görüşünüzün dışa vurulmuş halidir. Düştüğünüz o kuyuya diğer insanları da çekmeyi bırakın Yalnızsın, nefretle dolusun, bazı şeylerden utanıyor ve bunu dışarı vuruyorsun. Eğer içinizde 1 gram insanlık kaldıysa özür dilersiniz. Eğer o bile yoksa çenenizi kapatın ve düştüğünüz o iğrenç kuyuda çürümeye devam edin.
Dünyada türümüzün davranışlarını, yaptıklarını, yapacaklarını ve hissettiklerinden yola çıkarak yaratıkları mantıklarının nasıl işlediğini ve kendilerinin lehine nasıl işlemesi gerektiğini kontrol eden bir yapı var.
Aptalca.
Kahvenin ve kötü bir uykunun hediyesi olan ağzındaki kuruluk ile uyandı. Nemli boğucu bir havanın uzun süre devam ettiği bir gündü. Yağmur ve fırtınanın ağırlığı altında kararmış bir havanın varlığını sürdürdüğü bir cumartesiydi. Anlayacağınız diğer günlerden farksızdı. Geri dönüp baktığınızda karakterimizin son mutlu günüydü.
En son ne zaman güzel bir yemek yediğini, '' oh be iyi uyudum '' diyerek uyandığını düşünerek mutfağa gitti. Suyu kaynamaya koy, dolaptan hazır erişteyi aldı, dana aromalı olan -bu da her neydiyse tamamen kimyasal bir silah gibiydi- favorisiydi.
Son yemeğinin bu olacağını düşünürsek, aslında iyi bir seçim diyebiliriz.
Suyun kaynamasını beklerken dışarısının rengine bürünmüş, gri, dışarıdan gelen ışıkla aydınlanan loş mutfakta bulunan tek sandalyeye oturdu. Bir düşünce onunla konuşmaya başladı. Bu son zamanlarda çok sık oluyordu. Kendi sesi ona sanki etrafında fark etmediği şeyleri söylüyor, eskiden yaptığı hataları yüzeye çıkarıyor ve sürekli onu yargılıyordu.
" Düşün seni atomlarına ayırdılar. Parçaladılar. Öldün. Ama tekrar birleştirdiler seni. Parça parça, her atomunu geri getirdiler. Bütün atomlarını tekrardan eskiden olduğu ve olması gereken yerlerine koydular. Tekrar hayata döndürdüler. O zaman ruhuna ne olur? Bedeninin hapsinden kurtulan ruha ne olur? Şöyle düşünürsek, ruhunun aslında hayali bir düşünce olduğunu, beyninin kimyasallarla bombardımana uğradığı kısmının hayal ettiği bir ürün, bir oluşum olduğunu fark et artık."
Sesin gücü azaldı ve yerine kaynayan suyun fokurtusuna bıraktı. Erişteyi hep hazırladığı gibi hazırladı. Bütün malzemeleri karıştırdı ve en son kaynar suyu döktü. Erişte hazırdı ama kokusu eskisi gibi değildi. "Bu erişte bozulmuş mu?" diye yemeğine baktı.
Su arıtıcısının tatlı, yumuşak içimli suyunu içti. Kafası hala sisli bir şekilde etrafına baktı.
Telefonunu aradı, nedense bıraktığı yerde değildi. Sosyal medya bağımlılığının had safhada olduğu şu yıllarda, sessizce masasının kenarında duruyordu.
Başının belası telefon.
Tek hatası bir kitap indirmek için gönderilen bağlantıya tıklamaktı.
Sonuçlarına katlanıyor şuan.
Telefonunda 3 mesaj vardı.
Sevdiği kadından gelen, ilişkilerinin artık yürümediğine, artık ona alıştığına ve ara vermek istediğini anlatan bir mesaj. Hala silmemişti. Her baktığında ne kadar aptalca diye düşündü. Sevgi nasıl bitebilirdi? En başından başlamamıştı bittiyse? Şimdide sevginin sayılabilir bir şey olduğunu öne sürüyorlardı. Bu akımdan kurtulacağına seviniyordu aslında.
Sahibi olduğu bu evin faturaları vaktinde ödeniyordu, onun hakkında mesajı görmezden geldi.
Bir diğeri ise bir haberdi. 3 kişinin öldürüldüğü bir yerde, telefonunun bir kopyası bulunmuştu. Tanımadığı o lanet bağlantıya tıkladım ve telefonumu kopyaladılar diye düşünüyordu hep. Neden bunlar hep başına geliyordu? Bunlar hep hikayesinin baş karakteri olamadığı içindi. Kendi hayatının yan karakteriydi. Hep başkalarının aldığı kararların sonuçlarına katlanıyordu.
Hakkında açılan davanın sonuçları kötüydü. İlk duyulduğunda gelen tepkiler, olayı başka boyuta taşıdı. Sonucuna bakmadan, suçlu olup olmadığına bakmadan toplum tarafından yok edildi.
Okulunun verdiği bursu kaybetti. Sevdiği kadını kaybetti. Zaten ilişkinin 2. senesinde anlamıştı ilişkinin çok uzun olmayacağını. Ama yine de bir önlem almadı. Olacakları öngörüp önlem almamak onun nihai yeteneği idi.
"Bu eriştede kesin bir şey var" diye düşündü.
Yorumlar
Yorum Gönder